hacerse el tonto

Kullanım örnekleri

hacerse el tonto
act dumb
icon arrow

act

Phonetic: "/æk/"

Part Of Speech: noun


Definition: Something done, a deed.

Example: an act of goodwill


Definition: Actuality.


Definition: Something done once and for all, as distinguished from a work.


Definition: A product of a legislative body, a statute.


Definition: The process of doing something.

Example: He was caught in the act of stealing.


Definition: A formal or official record of something done.


Definition: A division of a theatrical performance.

Example: The pivotal moment in the play was in the first scene of the second act.


Definition: A performer or performers in a show.

Example: Which act did you prefer? The soloist or the band?


Definition: Any organized activity.


Definition: A display of behaviour.


Definition: A thesis maintained in public, in some English universities, by a candidate for a degree, or to show the proficiency of a student.


Definition: A display of behaviour meant to deceive.

Example: to put on an act

icon arrow

act

Phonetic: "/æk/"

Part Of Speech: verb


Definition: To do something.

Example: If you don't act soon, you will be in trouble.


Definition: To do (something); to perform.


Definition: To perform a theatrical role.

Example: I started acting at the age of eleven in my local theatre.


Definition: Of a play: to be acted out (well or badly).


Definition: To behave in a certain manner for an indefinite length of time.

Example: A dog which acts aggressively is likely to bite.


Definition: To convey an appearance of being.

Example: He acted unconcerned so the others wouldn't worry.


Definition: To do something that causes a change binding on the doer.

Example: act on behalf of John


Definition: (construed with on or upon) To have an effect (on).

Example: Gravitational force acts on heavy bodies.


Definition: To play (a role).

Example: He's been acting Shakespearean leads since he was twelve.


Definition: To feign.

Example: He acted the angry parent, but was secretly amused.


Definition: (construed with on or upon, of a group) To map via a homomorphism to a group of automorphisms (of).

Example: This group acts on the circle, so it can't be left-orderable!


Definition: To move to action; to actuate; to animate.

icon arrow

dumb

Phonetic: "/dʌm/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Unable to speak; lacking power of speech (kept in "deaf, dumb, and blind").

Example: His younger brother was born dumb, and communicated with sign language.


Definition: Silent; unaccompanied by words.

Example: dumb show


Definition: (especially of a person) Extremely stupid.

Example: You are so dumb! You don't even know how to make toast!


Definition: Pointless, foolish, lacking intellectual content or value.

Example: Brendan had the dumb job of moving boxes from one conveyor belt to another.


Definition: Lacking brightness or clearness, as a colour.

Türkçe-İngilizce Şarkı Sözleri Çevirmeni

İngilizce veya Türkçe alfabe, makale veya web sitesinden bir e-postayı, makaleyi veya web sitesini çevirmeniz mi gerekiyor? Sadece bu metni seçin ve resmi çevrimiçi çevirmen haline gelsin! 50 dünya dilinden profesyonel tercümanlarımız var. İşe yarıyor? Tabii ki işe yarıyor!

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!